Dünya suratındaki en ufak memeliler soreks ailesine mensuptur. Soreks ’lerin geneli küçüktir. En kocamanları ancak bir konut faresi kadardır. Köstebeklerle akraba olan bu sıçanımsı hayvanların uzun ve sivri bir başı, küçük gözleri ve yumuşak bir kürkün içinde sanki kaybolmuş yuvarlak kulakları vardır. Soreks ’ler toprak yüzeyinin hemen altında yaşarlar. En beğendikleri yiyecek haşereler olduğundan; özellikle kurtçukları büyüyüp topraktan çıkmadan evvel yiyerek hasarlı cinslerin yok edilmesinde ehemmiyetli bir rol oynarlar. Soreks ’ler, düşen yapraklarla çürüyen nebat örtüsünün altında da kendilerine besin ararlar. Hiç durmadan karınlarını doyurduklarından, üç saatin içinde ağırlıkları kadar gıdayı harcayabilirler. Her zaman harekette olan bu yaratıklar, tam mevsimlerde geceli gündüzlü etkindirler.
Soreks senede iki üç kere yavrular. İlkbahar başlarında doğan yavrular senenin sonunu güç bulurlar, buna karşılık yaz sonunda dünyaya gelenler kazaya uğramazlarsa, ertesi sene de yaşarlar. Faize sürati yerine göre başka başkadır. Bir yerde soreks ’ler tam öbür hayvan cinslerinden daha kalabalık olup toprağın üzerinde kaynaşırken bir kaç km ötede bir tanesine dahi tesadüfemezsınız.
Soreksler kendini nasıl korunur?
Soreks ’lerin bir sürü düşmanı vardır. Baykuşların, kartalgillerin, yılanların, gelinciklerin, kedilerin, tilkilerin ve bazı balıkların soreks ’i görmeleriyle öldürmeleri bir olur. Nedeni de hayvanın böğründeki bir çift bezdir. Koku alma duygusu olan her hayvan, bu bezlerin salgıladığı makûs misk kokusuna güç sabreder.
O süreye kadar soreks görmemiş olan bir hayli kimseler, onu ilk gördükleri zaman ürpermenin önüne geçemezler. Millet arasında yaygın bir inanışa göre, soreks ’in ısırığı zehirlidir. Fakat usu başında olanlar bu gibi bâtıl inançlara gülüp geçerler. Hatta kendilerini soreks ’lere ısırttıkları halde bundan hiç bir zarar görmeyen kimseler de vardır. Bir Hayli soreks ’lerin alt çenelerinde asıl zehirli tükrük bezleri varsa da, bu zehir ancak ufak bir sıçanı hafif bir felce uğratır. Yalnız bir tek ödün vardır. Amerika ’nın kısa kuyruklu soreksi ısırdığı bir sıçanı sahiden öldürebilir.
Soreks ’leri başka hayvanlardan ayıran başlıca özellik ön dişleridir. Üst çenedekiler çengel gibi kıvrıktır ve ilâve bir çatalları vardır. Alt ön dişler uzun ve ileriye doğru çıkıktır. Bu hayvanlar genelde dişlerinin rengi ile kuyruklarının uzunluğuna göre sınıflandırılırlar. «Su soreksi» denilen bazı türler akılda birer yüzücüdürler Bunların aile adlan: Soricidae ’dir. Şimdi bu ailenin bazı garip azalarını görelim.
UZUN KUYRUKLU veya KIRMIZI DİŞLİ SOREKS ’LER
Dünya suratındeki memelilerin en gayretli olanlarından biridir. Her Zaman hareket halinde olup ne gece, ne gündüz, ne yazın, ne de kışın yavaşlar. Her Zaman karnını doyurur. İki, üç saat bile yiyecekten yoksun kalsa açlıktan can verir.
Bazı çeşitleri, yalnızca birkaç gram ağırlığında olmalarına karşın, sıfırın altında 45 – 50 derecelik soğuklara tahammül edebilirler. 2-3 gram ağırlığındaki uzun kuyruklu cüce soreks Microsorex, Amerika ’nın en ufak hayvanıdır. Azıcık daha kısa kuyruklu olan bir soreks Sorexmi- nutus 3.5 – 4 santim uzunluğunda olup İngiltere ’nin en ufak soreksi- dir. Bu çeşit, Asya içlerine kadar uzanan tam bölgelerde bulunur.
Uzun kuyruklular da öbür soreks ’ ler gibi son derece münazaracıdırlar ve karınlarını doyurmadıkları süreler aralarına kavga etirler. Üzerinde yara izi olmayan yok gibidir. Soreks yalnız eşiyle iyi geçinir. Hattâ çiftleşme mevsiminde ona muhabbet bile gösterir. Bazen bir yuvanın içinde beş altı soreks görülürse de, bunlar, henüz bölmemiş olan aynı ailenin aboneleridir.
AMERİKA SU SOREKSİ
«Amerika su soreksi» muhteşem bir yüzücüdür ve Kuzey Amerika ’nın en garip hayvanlarından biridir. İlk bakışta gözü ve kulağı olmayan o kadar küçüktür ki görülmez, minyatür bir misk faresine eş, fakat suratı bu ikinci hayvandan daha sivridir.
Bu mahlukat öbür sorekslerle miktarlürse büyükçedir. Başı ile bedeninun uzunluğu 7-8 santime yanaşır. Bir o kadar da kuyruğu vardır. Bu kuyruğun yanları basılmıştır. Soreks, bunu ileri, geri sallamaktan güç alır ve suyun içinde hızla yol kazanır. Arka ayakları özellikle uzun ve yüzmeye takviyeci olan sert kıllarla çevrilidir. Kadifeyi hatırlayan siyah kürkü o kadar sıktır ki, hayvanın bedenini suyun içinde bile kuru meblağ.
Suyun üzerinde yürür!
Su sorek- si ’nin akılda bir yüzücü olduğunu söyledik. En süratli tatlı su yüzücüleri olan susamurlarıyla bedenine göre pekâlâ boy ölçüşebilir. Sığ gölcüklere dalarak, suyun üzerinde sürüklenir, yahut dipte yürür. İster inanın, ister inanmayın, bu cılız hayvancık, bir gölcüğün yüzeyinin üzerinde suya batmadan yürüyebilir ve koşabilir de. Sakin bir gölcüğün üzerinde sektiği sırada, ayakları hava kabarcıklarını zapteder.
Fakat bu suyun üzerinde yürüme mizacının bir hayli sakıncaları vardır. Su soreksi böyle zamanlarda pek seri yüzücüler olan alabalık gibi balıklara basitçe yem olur.
Bu hayvan öbür soreks ’lerden kıyasla daha az tartışmacıdır, yerine göre dost canlısı dahi olabilir. Çok kere birkaç su soreksi ’nin, bir nehrin yukarıyasındaki bir ağaç kovuğunda bir arada yaşadıkları görülmektedir. Bu hayvan senede bir kere altı yavru yetiştirir.
Su soreksi geceleri öbür sorekslerden daha etkindir ve su örümcekleri, tatlı su kabukluları ve küçük balıklarla karnını doyurur.
Pek küçük bir hayvan soreks:
Maskeli soreks erişkin zamanında dahi pek küçük bir mahlukattır.« Ağırlığı 3 – 4 gramı geçmez; bu ise, bir çay kaşığı hacmindeki suyun ağırlığı kadardır. Hele yeni doğanlar bir gramın sadece onda biri kadar sürüklerler. Hayvanın sırtı kahverengi, karnı ise grimsidir. Hayatı, yaprak altları ve yeraltı tünelleri gibi gölgeli yerlerde geçer. Yuvası çok kere 20 santim çapında ottan bir toptur. Bunun ortasında 7 – 8 santimlik bir odacık bulunur. Kapısı yandaki ufak bir deliktir.
Soreks yavruları bal arısı kadardır:
Anne soreks genellikle altı yavru doğurursa da, yavrulanma rakamının onu bulduğu da görülmüştür. Bunlar doğuşta üryan ve bir bal arısı kadar ufaktırlar. Tenleri de pembe ve buruş buruştur Anne, kendi açlığını gidermek ve bu kalabalık ailenin gerektirdiği sütü temin etmek için her zaman hareket halinde olmak zorundadır. Ufaklar bir hafta sonra kürklenmeye başlarlar. Bir hafta daha geçince kürkleri tamamdır. Üçüncü haftanın içinde ilk dişleri çıkar ve gözleri açılır.
Bir aylık yavrular sütten kesilirler. Artık erişkin birer soreks olmuş ve başlarının takatine bakmaya hazır hale gelmişlerdir. Erişkin soreks, anne sütü yerine, çekirgeler, salyangozlar, sineklerle güvelerin larvaları ve solucanlarla karnını doyurur. Oynak zamanları olan bu günlerde soreks, tıpkı kedinin sıçanla oynaması gibi, tuttuğu bir çekirgeyle eğlenir.
Soreks kalbi dakikada 1200 kere atar:
Maskeli soreks, belki de tam memelilerin en duyarlıyı ve en asaplısıdir. Heyecanlandığı süreler, kalbi süratlenerek dakikada 1200 kere atmaya başlar. Bu, insanın dakikada 65 – 90 ’ı bulan kalp atışlarının yanında bir rekordur! Hayvan tutulduktan birkaç dakika sonra kesinlikle can verir.
Eskimo ’lar Sorekslerden Neden Korkar?
Soreks – her şeye heyecanlanadursun, dünya yüzündeki bir hayli kimseler de ondan çekinmektedirler. Özellikle Eskimo- lar, rahatsız edilen bu hayvanın, insanın üzerine atılacağına, etine saplanacağına ve kalbine girerek ölümüne neden olacağına inanırlar. Bir soreks ile karşılaşan Eskimo, hayvan geçinceye kadar taş gibi hareketsiz durur ve kazasız belâsız kurtulduğu için Tanrısına şükreder.
sizlere petbilgileri.com farkıyla sunulmuştur